Klaviküla (köprücük kemiği) çıkığı
Omuz ekleminde köprücük kemiğinin omuz kavşağında yaptığı eklemde de çıkıklar görülmektedir. Omuz üstüne düşülmesi veya trafik kazaları gibi durumlarda köprücük Akromioklaviküler çıkık olarak adlandırılan bu çıkık tipinde köprücük kemiği omuz kenarındaki yuvasından yukarı doğru hareketlenerek şekil bozukluğuna yol açmaktadır. Eklemin bağlarının tam koparak yukarı doğru çıktığı hastalarda artroskopik cerrahi tedavilerle onarım gerekmektedir. Çıkığın kısmi olduğu yani bağların kısmen yırtıldığı veya uzadığı durumlarda bandaj ve flaster tespitleri ile istirahat askıları tedavide kullanılmaktadır.
Köprücük kemiği üzerine yapışan kasların çekme kuvvetinin etkisi ile yukarıda kalıyor ve bandaj ya da askılarla eklem yuvasında sabitlenemiyorsa cerrahi tedavi uygulanır. Cerrahi tedavide köprücük kemiğinden geçirilen sağlam dikişler düğme şeklinde metal askılara bağlanarak kemikler birbirine yaklaştırılırlar.
Açık cerrahilerde yapılan tespit yöntemlerinde eklemden geçirilen tel ve vidaların kıkırdağa verdiği hasarlar nedeniyle giderek daha az hastada kullanılmaktadır.
Köprücük kemiği (=klaviküla) kırıkları
Köprücük kemiği gövdenin ön yüzünde kürek kemiğini göğüs kafesine eklemleyen önemli bir stabilizatör kemiktir.
Yukarıdan bakıldığında S şeklindeki yapısı boyun ve omuz bölgesindeki farklı kas gruplarının tutunmasına imkan sağlar. Direk darbe ve üzerine düşmeler neticesinde köprücük kemiğinde kırıklar/çıkıklar oluşmaktadır. Emniyet kemerinin çapraz bağlaması nedeniyle köprücük kemiği üzerinden geçer ve ani fren ve kazalarda kırık oluşmasına neden olabilmektedir.
İyileşme konusunda şanslı olduğumuz bir kemik olan köprücük kemiği kırıklarında bandajlama veya cerrahi tedaviler uygulanır. İleri derece yırtık olan hastalarda ve kozmetik kaygı olan bireylerde sporcularda cerrahi tedavi daha hızlı ve iyi netice vermektedir. Köprücük kemiği kırıkları bandajla tedavi edilebilirler. Yapısı sebebiyle membranöz kemikleşmeye izin verdiğinden uç ucanın yanı sıra yan yana da başarılı kemik kaynamasına olanak sağlar. Klaviküla bandajı olarak adlandırılan özel bir bandaj ile omuzlar geriye doğru gerdirilerek klavikülanın boyunun iyileşirken korunması hedeflenir.
Bandajın omuzu geri çekerken kola giden damar ve sinirlere baskı yapmamasına dikkat edilmelidir.
Hastanın yatarken pozisyonu koruyabilmesi için kürek kemikleri arasına dikey şekilde bir havlunun rulo yapılarak yerleştirilmesi önerilmektedir.
Bandajlama yapılan hastalarda şekil bozukluğu ve kısalıklar gözlemlenebilir. Bir cm'den fazla olmayan uzunluk kaybı döngüsel bozukluk olmaması ve cilt dışına kabarıklık belirgin halde olmayan kapalı kırıklarda bandajlamadan çok cerrahi yöntemine başvurulur. Hastaların genç olması köprücük kemiğin kıyafetlere rağmen kötü şekilde omuzlarının görünmesi bazen sorun olabilmektedir.
Parçalı kırıklarda, kemiğinin üst üste binen kısmının bir santimetreyi aştığı durumlarda, ya da kırık uçlarının birbirine temas etmediği olgularda cerrahi tedavi uygulanmalıdır. Kırığın bölgesine bağlı olarak anatomik şekillendirilmiş plakların kiliti vida kombinasyonları ile kırığın tespit edilmesi yaygın kullanılan cerrahi girişimdir.
Ayrıca kemik iliği boşluğuna yerleştirilen tel ve vidalar da kırığın tespitinde kullanılmaktadır.